Antalya denilince aklımıza deniz, kum, güneş ve kanyonlar gelir. Ancak, Antalya sadece bunlardan ibaret bir şehir değildir. Antalya'da şehrin sembollerinden bir haline gelen Yivli Minare Camii ve Külliyesi eşsiz güzellikleriyle çok sayıda turist tarafından ziyaret edilir. Anadolu İslam eserleri arasında benzersiz yapı özelliklerine sahip bu mekanın tüm özelliklerini detaylarıyla yazımızda okuyabilirsiniz.
Yivli Minarenin mimarî özellikleri
Anadolu Selçuklu Hükümdarı 1. Alaaddin Keykubat tarafından 1230 yılında inşa ettirilen minarenin taban kaidesi kesme taştan yapılmıştır. Minarenin gövde kısmı tuğladan örülmüş olup, dairesel yapılı 8 adet çıkıntı şeklindeki yivli yapısı bu minareyi diğer minarelerden farklı kılan karakteristik özelliğidir. Bu yivler üzerinde bulunan yeşilimsi mavi (turkuaz) renkte çiniler minareye ayrı bir güzellik katar. 38 metre yüksekliğindeki minarenin şerefe kısmına 90 adet basamakla ulaşılır. Fotoğraflarda genelde tek başına bir yapı olarak gözükse de aslında içinde cami, medrese ve türbelerin bulunduğu bir külliyenin parçasıdır.
Yivli Minare Camii Külliyesinin özellikleri
Minarenin de içinde bulunduğu külliye alanı içerisinde Yivli Minare Camii (Antalya Ulu Camii), Gıyaseddin Keyhüsrev Medresesi, Selçuklu Medresesi, Mevlevihane, Nigar Hatun Türbesi ve Zincirkıran Türbesi yer almaktadır.
Yivli Minare'nin inşasından 9 yıl sonra inşa edilen Gıyaseddin Keyhüsrev Medresesi, 1239 yılında Atabey Armağan tarafından Anadolu Selçuklu Sultanı II. Gıyaseddin Keyhüsrev adına yaptırılmıştır. Bu eserin kapısının tam karşısında konumlanan ve XIII. yüzyıl yapıtı olan Seçuklu Medresesi kalıntıları yer alır.
Zincirkıran Türbesi, Yivli Minare'nin kuzey tarafında ve üst bahçe olarak adlandırılan bölümde yer almaktadır. Her ne kadar Selçuklu yapıtı olduğu sanılsa da bu türbede, mezarların aşağı seviyede olması, pencere bulunmaması ve dış yapısının sade olması ile Osmanlı tarzı izler taşımaktadır. Türbede Mübarizeddin (Zincirkıran) Mehmet Bey, oğlu Ali ve Mevlevi Şeyhi Mustafa Dede Efendi’nin (Antalya Mevlevihanesi Şeyhi) sandukaları bulunur.
Nigâr Hatun 1450-1503 yılları arasında yaşamıştır. II. Bayazid'in oğlu olan Şehzade Korkud'un annesidir. 15.yy Osmanlı mimarisinin özelliklerini taşıyan bu türbe, altıgen bir gövde üzerine yerleştirilmiş içten sivrilen bir kubbe ve kiremit çatılı bir külah yapısındadır. İç mekan zemin kare tuğla ile kaplanmış. Mekanın tam ortasında doğu-batı doğrultusunda yerleştirilmiş ve Nigâr Hatun'a ait olduğu kitabelerden sabit olan bir sanduka bulunur.