Yeni doğan bebeklerde soluk alıp verme sayısındaki artış ve aşırı halsizlik gibi detayların tespit edilmesi durumunda ebeveynlerin bebeklerini acil olarak uzman bir doktora göstermeleri gerekiyor. Bu belirtiler yeni doğan bebeklerde oluşan sarılığın artışının bir göstergesi olabilir. Uzmanlara göre sarılıkta yaşanan artış, gelecekte kalıcı hasarların oluşmasına neden olabilir.
Yeni doğanlarda sarılık çok ciddiye alınmalı
Yeni doğan sarılığı olarak adlandırılan rahatsızlık, zamanında dünyaya gelen her 10 bebeğin 6'sında, erken olarak dünyaya gelenlerde ise 8'inde görülen bir sağlık problemidir. Çoğu zaman önemsenmeyerek sıradan bir durum olarak ele alınan yeni doğan sarılığında bazı belirtiler ortaya çıktığında mutlaka acil olarak bir doktora ulaşmak gerekiyor.
Ebeveynler tarafından yapılan gözlemlerde tespit edilecek solunum hızlanması, aşırı halsizlik ve ciltte meydana gelen morarma durumunda zaman kaybetmeden gerekli tıbbi müdahalenin yapılması gerekiyor. Yapılmazsa sarılığın gelecekte kalıcı olabilecek hasarlara yol açabileceği belirtiliyor. Bebeklerdeki sarılığın sarı bez bağlama, flüoresan altında tutma, bebeği güneşe çıkarma gibi uygulamalarla geçmeyeceğini unutmamak lazım.
Sarılığın sınırları zorlanmamalı
Yeni doğanlarda sarılığın oluşma sıklığı göz önüne alındığında bu durum normal kabul edilebilir ve ebeveynlerin çok fazla endişe etmelerine gerek yoktur. Ancak, bebeklerde tespit edilen bazı belirtilerin çok ciddiye alınması gerekiyor. Bu belirtilerin ortaya çıkması sarılığın sınırlarının zorlandığı anlamına gelebilir. Bu tip durumlarda bebeğin ileri yaşamında kalıcı etkilerin ortaya çıkmaması için acil bir şekilde doktora (hastane acil servisine) başvurulması gerekiyor.
Yeni doğanlarda bu belirtilere dikkat edilmeli
- Dakikada 60'tan fazla, 20'den az soluk alıp verme
- Cildinde dalgalı morarmalar oluşması
- Emmede azalış, iştah kaybı,
- 37 derecenin üzerinde ateş
- Her 4-6 saat arasında uyandırılamaması
- Aşırı hareketsizlik
- Aşırı ağlama