Hezârfen Ahmed Çelebi, 17. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nda yaşamış ve kendi icadı olan kanatları kullanarak uçmayı başaran ilk Türk unvanını alan kişidir.
1623-1640 yılları arasında hüküm süren padişah Sultan 4. Murad zamanında yaşamış olan Ahmed Çelebi, uçma fikrini yoğun olarak yaşadığı, bu konuda yoğun olarak çalışmalar yaptığı için halk arasında Hezârfen olarak bilinirdi. Hezârfen kelimesi Farsça kökenli olup "çok şey bilen" anlamına gelir. Uçma konusundaki çalışmalarında 10.yüzyılda yaşamış ve bu konuda ilk uçma deneyimlerini gerçekleştiren ve İsmail bin Hammâd el-Cevherî 'den ilham almıştır.
Cevherî'nin bulgularını iyice öğrenen Ahmed Çalebi, aynı sırada kuşların uçuşları üzerinde de incelemeler yaptı. Tarihi uçuşunu gerçekleştirmek üzere hazırladığı kanadın dayanıklılığını test etmek amacıyla Okmeydanı semtinde pek çok yer denemesi gerçekleştirdi. 1632 yılında lodosun kuvvetli estiği bir günde Galata Kulesi'ne çıkarak kuş kanadına benzeyen bir düzenekle kendini boşluğa bıraktı. İstanbul Boğazı'nı geçerek 3358 metre ötede bulunan Üsküdar'daki Doğancılar'a kadar bir uçuş gerçekleştirdi. Hezârfen Ahmed Çelebi'nin gerçekleştirdiği bu uçuş, Türk havacılık tarihinin en önemli olaylarından biri olarak kaydedilmiştir.
Bu uçuş, hem Osmanlı'da hem de Avrupa'da geniş yankı buldu. Dönemin padişahı 4. Murad tarafından takdir edildi. Sarayburnu'nda bulunan Sinan Paşa Köşkü'nün balkonundan bu olayı takip eden sultan, Ahmed Çelebi'yle yakından ilgilenmiş, Evliya Çelebi'nin kayıtlarına göre bir kese altınla ödüllendirilmiştir. Evliya Çelebi bu olay hakkında eserinde şunları yazmıştır: