Comments

bilgigetir.blogspot.com içinde arama yapın...

Kronik ağrı beyin kimyasını ve duygu durumunu değiştiriyor


Nörotransmiterler olarak adlandırılan beyindeki kimyasal 'haberciler' duygularımızı düzenlemeye yardımcı olur. Avusturyalı bilim insanları, kronik ağrının beyindeki daha düşük anahtar nörotransmitter seviyeleri ile ilişkili olduğunu fark ettiler.

Bilindiği üzere anksiyete ve depresyon genellikle kronik ağrı çeken kişilerde görülür. Kalıcı, uzun süreli ağrı yaşayan insanlar çabuk öfkelenebilirler, çünkü yaşadıkları ağrı yorucudur ve kronik ağrı kişiyi yıpratabilir. Yapılan yeni araştırma, genellikle kronik ağrı ile paralel gelişen duygusal düzensizliğe, esasen ağrının kendisinin neden olduğu nörokimyasal değişikliklerin sebep olabileceğini gösteriyor.

Çalışmanın kıdemli yazarı Sylvia Gustin, “Kronik ağrı korkunç bir histen daha fazlasıdır” “Duygularımızı, inançlarımızı, kararlarımızı etkileyebilir. İlk kez, devam eden ağrının, medial prefrontal kortekste inhibe edici bir nörotransmiter olan GABA'daki bir azalma ile ilişkili olduğunu keşfettik. Başka bir deyişle, devam eden gerçek bir patolojik değişim var” dedi.

Araştırmacılar, kronik ağrısı olan 24 katılımcı ve kronik ağrı öyküsü olmayan 24 sağlıklı katılımcı ile çalıştı. Medial prefrontal korteksteki GABA seviyeleri ölçüldü ve kronik ağrısı olanların, kontrol grubundakilere kıyasla ilginç bir şekilde daha düşük hayati nörotransmitter seviyelerine (GABA) sahip oldukları bulundu.

Gustin, "GABA'daki bir azalma, beyin hücrelerinin artık birbirleriyle düzgün bir şekilde iletişim kuramayacağı anlamına gelir" diyor ve devam ediyor: "Bu nörotransmiterde bir azalma olduğunda, eylemlerimiz, duygularımız ve düşüncelerimiz güçlenir." Bu araştırmayla, beyin bölgesindeki düşük glutamat seviyelerini artan korku ve endişe gibi olumsuz duygularla doğrudan ilişkilendirildi.

Gustin, “Her şey stresle başlar” diyor. "Birisi acı çektiğinde, glutamatta büyük artışları tetikleyebilen kortizol gibi stres hormonlarını arttırır. Bu, ağrının ilk, akut aşamasında olur.” Gustin, "Bu bozulmanın bir sonucu olarak, bir kişinin mutluluk, motivasyon ve güven gibi olumlu duygular hissetme yeteneği ellerinden alınabilir ve bunlar kolayca geri getirilemez" diyor.

Tüm bunların anlamı, gelecekte kronik ağrılı hastaların tedavisine yardımcı olmak için medial prefrontal korteksteki GABA ve glutamat seviyelerini direkt hedefleyebilecek potansiyel olarak bir tedavi olabileceğidir. Şu anda GABA ve glutamat düzeylerini etkilemek için tasarlanmış ilaçlar olsa da, bunlar yalnızca kişinin tüm merkezi sinir sistemini etkileyebilir.Tabi ilaçların yan etkileri olabilir.

Araştırmacılar, kronik ağrı çekenlerin olumsuz duyguları daha iyi düzenlemenin yollarını öğrenmelerine yardımcı olan terapi programlarının etkili olabileceğini söylüyorlar. Bu sorunu farmakolojik olarak henüz çözemeyebiliriz, bununla beraber beyin bu kimyasal dengesizliği hafifletmeye yardımcı olabilecek ilaç dışı yeni metotları öğrenecek kadar esnektir. Yeni çalışma Avrupa Ağrı Dergisi'nde yayınlandı.

Kaynak  

Etiketler

Yorum Gönder

0Yorumlar
* Lütfen konu dışı yorum yazmayınız. Yorumlar editör onayından sonra yayınlanacaktır.

Top Post Ad

Ads Section