Behramkale - Assos nerededir? Tarihi ve turistik özellikleri


Behramkale -  Assos

Behramkale, Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine 17 kilometre uzaklıkta sevimli bir köy. Behramkale Köyü içerisinde bulunan Assos Antik Kenti ve çevresi bir Ege gezisi sırasında mutlaka rotaya eklenmesi gereken yerlerden biri. Çanakkale şehir merkezine sadece 85 km mesafede olan Assos’ta gezilebilecek çok fazla yer bulunmakta. Arnavut kaldırımlı sokakları, taş evleri ile bu güzel köyde biraz zaman geçirip, Lidya, Pers ve Romalıların mirası olan tarihi eserlerine zaman ayırabilirsiniz. Aynı zamanda hediyelikler eşyalar satın alabileceğiniz şirin dükkanları da gezme imkanınız olacaktır.


Doğayla tarihin, dağla denizin iç içe geçtiği yer diye tanımlanan Assos; Aristo’nun yüzlerce yıl önce kurduğu felsefe okulu, Midilli Adası’nı kucaklayan antik kenti ve bohemlerin tercih ettiği iskelesiyle, yüzyıllık taş evleriyle adeta bir cazibe merkezi. Kuzeyinde ve güneyindeki koylarda deniz, güneş, kum tatilinin yanı sıra eşsiz antik kalıntılarıyla da turistlerin gözdesi Assos’ta, köyün aşağısındaki antik dönemden beri kullanılan Assos Limanı çevresindeki geleneksel taş yapılar, günümüzde butik otel ve balık restoranları olarak hizmet veriyor. Assos Antik Kenti‘nin 4 km uzunluğundaki surları içerisinde bulunan köyün en yüksek yerinde, Athena Tapınağı bulunuyor. Antik surların içinde aynı zamanda nekropol, amfi tiyatro, agora gibi kalıntılar da yer alıyor.


Assos Antik Kenti

Müthiş bir deniz manzarasına sahip Assos Antik kenti içerisinde bulunan Athena Tapınağı, Batı Kilisesi ve Antik tiyatro mutlaka Assos gezilecek yerler listenize dahil etmeniz gereken yerler arasında. Anlatılanlara göre; Assos M.Ö. 7. yüzyılda Midilli adasındaki halkın buraya göç etmesi ile bir polis kent haline gelmiş. Hermeias, M.Ö.  347 yılında kentte bir akademi kurmak istemiş ve Atina’dan Aristoteles, Eristos gibi ünlü filozaflar Assos’a gelmiş. Sonra kent sırasıyla Pers, Lysimachos Krallığı, Pergamon Krallığı, Roma ve Türk hakimiyetine girmiş. Athena Tapınağı’nın girişinde 2 tane kocaman Griffon olup bu Griffon’lar bir nevi nazar boncuğu görevi üstlenmekteymiş.

Zamanında bölgenin en büyük limanına sahip olduğu için fazlasıyla zengin bir kent olan Assos tarihi zenginliklerinin bir kısmını da bugüne kadar ulaştırabilmiştir. Türkiye’nin çoğu ilinde geçerli olan ve ücretsiz giriş yapabilmenizi sağlayan Müzekart ile Assos’taki turistik yerleri ziyaret edebilirsiniz. Buradaki en önemli yer M.Ö. 500 yılında yapılan Athena Tapınağı. Helenistik Dönem’den kalma nekropol (mezarlık), hamamlar, antik tiyatro ve dönemin eğitim merkezi Gymnasium ise kesinlikle görmeniz gereken tarihi yapılardandır.

Ünlü Athena Tapınağı 

M.Ö. 6.yüzyılda burada yapılmıştır. Antik Yunan mimari düzenine sahip “Dor” tarzıyla yapılmış olan bu tapınak yeniden restore edilmiştir. Ziyaretçiler özellikle tapınak kalıntıları arasından sızan ay ışığını görmek için burayı tercih ediyorlar aynı zamanda erken kalkıp Akropol üzerinden şafağın doğuşunu, tepeden Edremit Körfezi’nin muhteşem manzarasını seyrediyorlar. Sadece bu cennet manzara için olsa bile Assos, Ege’de gezilecek yerler arasında listenin başlarında yer alır.


Denize girmek için Assos'un kuzeyinde ve güneyinde çok sayıda koy bulunuyor. Assos'un kendi limanında ise konaklama tesisleri plaj hizmeti sunuyor. Plajı büyük taşlardan oluşuyor ve tahta iskelelerden denize girebiliyorsunuz. Assos'dan Küçükkuyu yönüne doğru giderken ilk koy olan ünlü Kadırga Plajı, uzun sahili ve çok sayıda konaklama tesisi ile Assos civarında tatil için en çok tercih edilen yerdir. Assos-Küçükkuyu arasında sahil genelde taşlık. Yol boyunca tepeler zeytin ağaçlarıyla dolu ve bu manzarayı  seyrederek denize girmesi keyifli. Yol boyunca çok sayıda beach, kamping alanı, otel, motel bulunuyor. Assos'dan Babakale yönüne doğru giderken daha çok koy seçeneğiniz bulunuyor. Yeşil Liman, Koruoba Sahil, Sivrice ve Sokakağzı denize girebileceğiniz koyların isimleri. Ancak bunlardan Sivrice ve Sokakağzı en populer olanları.

Behramkale 

Assos gezilecek yerler kapsamında olan Behramkale Köprüsü, 14. yüzyılda Selçuklu Döneminde Tuzla Çayı üzerine inşa edilmiş ve I.Murat tarafından yaptırılmıştır. 15 metre yüksekliğe sahip olan köprü, yerel taş dokusuyla ön plana çıkıyor. Bu köprü günümüzde sadece yayalar tarafından kullanılıyor hemen yanında araçların da kullanabildiği yeni bir köprü yer alıyor.


Assos Antik Tiyatro

Agoranın güneyinde doğal bir kayanın yamacına yapılan tiyatro, at nalı şekli ile dikkat çekiyor. Tipik bir Yunan tiyatrosunun özelliklerini yansıtan tiyatro, 5 bin kişilik kapasiteye sahip. M.Ö 4.yüzyılda yaptırılan Assos Antik Tiyatrosunda, Roma Döneminde gladyatör oyunları yapılmıştır. Tiyatro kendine has bir oturma düzenine sahip olup taş işletmecileri, demirciler ve dericiler olarak üç farklı meslek grubundan oluşan oturma düzeni dönemin toplumsal yapısına vurgu yapmaktadır. Dördüncüsü ise Serapis kültü veya bu külte mensup kişilerle ilgilidir. Yazıtlardan bu meslek gruplarının tiyatroda rezervasyon yaptırdıkları anlaşılmaktadır.

Tiyatrodaki oturma yerlerinin kenarlarındaki deliklere, izleyicileri güneşten korumak amacıyla dikilen gölgeliklerin ahşap direkleri yerleştiriliyormuş. Tiyatronun batı yönünde toprak kayması nedeni ile bozulmalar hala görülmektedir. M.Ö 3. ve 4.yüzyılda inşa edilen tiyatro Roma Çağı’nda da bazı eklenti ve değişiklikler yapılarak kullanılmıştır. İlk olarak 1881-1883 yılları arasında Amerikan kazı heyeti tarafından kazılan tiyatro, 1980’li yıllarda Türk heyeti tarafından tamamen açığa çıkarılarak restorasyonu yapılmıştır.

Tags :-

إرسال تعليق

0 تعليقات