Türkiye'nin kuzey ucunda bulunan Sinop ili, TÜİK verilerine bakıldığında ülkemizdeki en mutlu insanların yaşadığı bir şehir. Güzelliklerle bezenmiş bu şehirde mutlu olmamak için pek bir neden yok. Kültürü, doğası, iklimi, insanları, şehrin sakin ve temiz olması gibi pek çok mutluluk sebebi var bu şehirde. Biz de sizler için Sinop' a gidenlerin mutlaka görmeleri gerektiği 5 yeri araştırdık.
1.İNCEBURUN: TÜRKİYE'NİN EN KUZEY UCU
 |
| Sinop İnceburun Deniz Feneri |
Türkiye'nin en kuzey ucunda bulunan İnceburun aynı zamanda 42°Kuzey Paraleli çizgisinin geçtiği yerdir. Burada kayalıklar üzerinde 1863 yılında inşa edilmiş yerden 9 metre, deniz yüzeyinden ise 26 metre yüksekliğinde bir deniz feneri de bulunuyor. Bölge dört mevsim sert rüzgarlara ev sahipliği yapıyor. Bölgeyi ziyaret edeceklerin özellikle sert rüzgarlara ve kaygan kayalık zemine karşı dikkatli olmalarında fayda var. İnceburun, Sinop il merkezinin 20 km kuzeybatısında bulunur. Denizden görünüş mesafesi 18 mildir. Bu bölgenin önemli bir özelliği de ziyaretçilerine harika bir günbatımı sunmasıdır.
2. SİNOP TARİHİ CEZAEVİ
 |
| Sinop Tarihi Cezaevi |
4000 yıllık tarihe sahip surların arasında inşa edilmiş olan ve bir zamanlar Türkiye'nin Alcatraz'ı olarak ün yapmıştı. Cezaevi bir çok şiire ve şarkıya da konu olmuştur. Sabahattin Ali, " Başın öne eğilmesin " adlı şarkının sözlerini bu cezaevinde yatarken yazmıştır. Cezaevi, 2000 yılında müze yapılarak ziyaretçilere açılmıştır. Paslı demirleri, dışarıda deli dalgaları, aşınmış yorgun duvarları ve sessizliğe gömülmüş haliyle geçmişin acı anlarını hatırlatan bu yapıyı mutlaka ziyaret etmelisiniz. Sinop Merkez' e uzaklığı 15 km olan tarihi cezaevine pek çok ulaşım imkanıyla gitmek mümkündür. Normal bir araç yolculuğu yaklaşık 17 dakika sürmektedir.
3. ERFELEK TATLICA ŞELALELERİ
 |
| Erfelek Tatlıca Şelaleleri |
28 adet irili ufaklı şelaleden oluşmuş Erfelek Tatlıca Şelaleleri şehre gelen yerli ve yabancı turistlerin en çok ziyaret etikleri yerlerden biri. El değmemiş doğal güzellikleri arasında doğa yürüyüşü yapmak isteyenler için burası adeta cennet gibi. Ayrıca burası, ister profesyonel olsun isterse amatör olsun doğa fotoğrafçılığı yapan kişilerin dört mevsim buluştukları bir bölge. Şelalelerin Erfelek ilçe merkezine uzaklığı 10 km, Sinop il merkezine uzaklığı yaklaşık 45 km. Yılda yaklaşık olarak 200 bin ziyaretçi bu bölgeye gelmektedir. Dar ve uzun bir vadide şelalelerin ve kayın ağaçlarının arasında 2 saatlik bir doğa yürüyüşü yapabilirsiniz.
4. HAMSİLOS KOYU
 |
| Sinop Hamsilos Koyu |
Kuzey Avrupa ülkelerinde görmeye alışık olduğumuz fiyortların Türkiye'deki tek örneği olan Hamsilos Koyu tam anlamıyla bir fiyort değil ama en az onlar kadar güzel. Burada deniz, tıpkı bir nehir gibi kıvrılarak kara parçasının içlerine doğru giriş yapmış. Kendinizi yemyeşil bir ormanın içinde, rengarenk çiçeklerin arasında bir nehir kıyısında hissediyorsunuz. Sinop il merkezine 11 km uzaklıkta bulunan koy, 1991 yılından itibaren 1.derece doğal sit alanı ilan edilmiş ve koruma altına alınmıştır. Koyun asıl adı Hamsolos olsa da Halk diline Hamsilos olarak yerleşmiş. Koy, oksijen yoğunluğu açısından Türkiye'nin en zengin bölgesi durumundadır.
5. SARIKUM PLAJI VE GÖLÜ
 |
| Sarıkum Gölü ve Plajı |
Sinop'un en uzun plajıdır. Plaj ve göle şehir merkezine 25 km uzaklıktaki Sarıkum Köyü'nün içinden geçerek ulaşılıyor. 1987 yılında Tabiat Koruma Alanı olan bölge 1991 yılında ise Doğal Sit Alanı statüsü kazanmış. Göl, plaj ve longoz ormanlarının oluşturduğu muhteşem bir doğa harikası. Bölgede çok sayıda kuş çeşidi, kurbağa ve su kaplumbağası doğal yaşam alanında bulunuyor. Sarıkum isminin kaynağı gölün ve denizin birleştiği yerdeki sarı renkteki çöl kumlarıdır. İlginç bir ekosisteme sahip olan bu alanda çöl kumunda yetişebilen bazı bitkiler de yetiştirilmiş ve girişte ziyaretçilere detaylı bilgilerin verildiği bir bilboardla tanıtılıyor. Bu alan kuşların göç yolları üzerinde bulunur. Bu nedenle kuşlar, beslenme, konaklama ihtiyaçları için uluslararası sulak alan ekosistem özelliğine de sahip bu bu bölgeye uğrarlar. Burada yetişen pek çok bitki türüne Karadeniz Bölgesi'nin başka hiç bir yerinde rastlanmaz.
