Günümüzde deniz araçlarının hızları farklı yöntemler
kullanılarak ölçülebiliyor. Bunlardan biri, belirli bir zaman aralığında aracın
konumundaki değişikliklerin uydular aracılığıyla belirlenerek, hızının
hesaplandığı küresel konumlandırma sistemi (GPS)’dir. Ancak GPS sisteminin
geçmişi çok eskiye dayanmıyor. İlk GPS uydusu 1978’de fırlatılmış ve bu sistem
ancak 1990’lı yılların sonuna doğru sivil alanda serbest olarak kullanılmaya
başlanmıştı.
Denizcilikte hız birimi olarak knot kullanılmasının geçmişi ise çok daha eskiye dayanıyor. Denizcilerin 1600’lü yıllardan itibaren gemilerin hızını ölçmek için parakete olarak isimlendirilen düzenek kullandığı biliniyor. Bu düzenek bir halatın ucuna bağlı, şekli üçgene benzeyen bir tahta parçasından ve bir kum saatinden oluşuyordu. Halat üzerinde eşit aralıklarla (yaklaşık 14,4 metre) atılmış düğümler bulunuyordu.
Gemi hareket ederken halatın ucundaki tahta parçası geminin arka kısmından suya atılıyor ve kum saati tarafından ölçülen belirli bir zaman aralığında (yaklaşık 30 saniye) halatın deniz üzerinde bulunan kısmındaki düğümler sayılıyordu. Örneğin 30 saniyede 10 düğüm sayılmışsa, geminin hızı 10 knot olarak ifade ediliyordu. Bu yöntemle ölçülen 1 knot yaklaşık olarak 1 saatte katedilen 1 deniz miline eşitti. Bu yöntemde ölçüm birkaç kez tekrar ediliyor ve sonuçların ortalamaları alınarak geminin hızı doğru olarak ölçülebiliyordu.
Kaynak: tubitak