Ebeveynler için uçarken en çok tedirgin oldukları durum, bebeklerin basınç nedeniyle korkarak ağlamasıdır. Peki ne oluyor da bebekler ağrı hissederek ağlıyor?
Uçağın kalkışı ve inişi sırasında kulak zarlarının iki tarafı arasındaki basınç farklılığını dengeleyemeyen bebekler, zarın gerilmesiyle yaşadıkları ağrıyı ağlayarak ifade etmeye çalışır. Kulak kanalının sonunda kulağın iç kısımlarını dış dünyadan tamamen kesen kulak zarı bulunur. Zarın hemen arkasında hava dolu bir odacık olan orta kulak bölümü vardır.
Östaki borusu, orta kulağı burnumuzun arkasında boynun üst kısmındaki yutağa bağlar. Dış ve orta kulak arasında bir basınç farkı olduğunda, östaki borusu bu dengesizliğin üstesinden gelmek için açılır.
Örneğin, uçak yükselirken zarın dışında basınç düşer.
Zar dışarı doğru bombelenir ve kapalı konumdaki östaki borusu açılmaya başlar. Boru açıldığında orta kulaktaki bir miktar hava üst yutağa aktarılır ve basınç dengelenir. İniş sırasında ise bunun tam tersi gerçekleşir. Esneme ve yutma sırasında oluşan kas hareketleri östaki borusunun açılmasına yardımcı olur. Basınç dengelenmesi esnasında, östaki borusu işlevini yerine getirdiğinde, kafamızın içinde bir ses duyar ve rahatlarız.
Bebeklerin östaki borusu yetişkinlerinkinden daha dardır ve ihtiyaç hâlinde boruyu açan dört kas bebeklerde henüz yeterince gelişmemiştir.
Bu yüzden kulaklarında oluşan basınç farklılığıyla başa çıkmakta zorlanırlar. Bunu da ağlayarak ifade etmeye çalışırlar.
Kulak enfeksiyonu ya da soğuk algınlığında mukus ile tıkanan östaki borusu durumu daha da kötü hâle getirebilir. Uzmanlar bu durumla başa çıkabilmek için bazı önerilerde bulunuyor.
Kalkış ve iniş sırasında annelerin bebeklerini emzirmeleri önerilir. Bebeğin emzirilmediği zamanlarda emzik önemli bir rol oynar.
Uçuş saatlerini özellikle bebeğinizin uyku zamanıyla eşleştirmeye çalışın. Bebeğiniz uyku saatinde olduğu için seyahatle ilgili fazla bir şey anlamayacaktır.
