Ruzo, Perulu bir bilim insanı. Doğduğundan itibaren duyduğu efsanevi bilgilerin gerçekliğini bir gün kendisinin ispatlayacağını bilemezdi herhalde. Suyunun kaynadığı ileri sürülen bir nehrin varlığına çoğu insan inanmamış yıllarca doğal olarak. Üniversite eğitimini jeoloji alanında yaptıktan sonra da, spesifik olarak bu konuyu araştırabilmek için "Jeotermal Enerji Potansiyelleri" üzerine de doktorasını yapmış.
Yer bilimci genç ailesine bu hikayenin gerçek olup olmadığını sormuş ve ailesi, kendisine sözü geçen nehre defalarca kez gittiklerini hatta yüzdüklerini ve suyun ısısının gayet normal olduğunu söylemişler.
Genellikle volkanik bölgelerde rastlanılan bu durum, ülkede hiçbir volkanik oluşumun olmayışı da bilimsel anlamda efsaneyi yalanlar nitelikte sonuçmuş. Southern Methodist Üniversitesi’nde doktora öğrencisi olan Ruzo, nehrin herhangi bir volkanın yakınında bulunmuyor olmasına rağmen “suyun neredeyse kaynama sıcaklığında olduğunu” çünkü faylardan sızan sıcak yer altı suları ile beslendiğini söyledi.
Termometre ile yapılan ölçüde suyun sıcaklığı 86 derece olarak ölçülmüş.
Ruzo, yaptığı bir açıklamada “Doktora çalışmamın ortasında bu nehrin bir doğa mucizesi olduğunu ve eğer bir şey yapmazsak yok olacağını fark ettim” dedi. Yıllar süren araştırmalardan sonra, nehrin ekosisteminde yaşayan canlıların, bu yüksek sıcaklığa uyum sağlayabilirlerse yaşayabilecekleri keşfedildi. Bunun yanı sıra ise bir çok hayvanın da bu sıcaklığa dayanamadığı ve suyun içerisine girdikleri zaman organlarının zarar görerek öldükleri belgelendi.
