Doğa olayları içinde pek çoğumuzun hoşuna giden olaylardan biri de hiç şüphesiz ki karın yağmasıdır. Kış aylarının yaklaşmasıyla birlikte herkes bu sene kar yağışı ne kadar olacak diye merak etmeye başlar. Peki, bizi memnun eden bu doğa olayı nasıl gerçekleşir? Karın yağması için hangi atmosferik şartların bir araya gelmesi gerekir? İşte bu soruların cevabı yazımızda yer alıyor.
Dünyanın eksen eğikliğinden ve yörünge hareketinden dolayı bir yarım kürede yaz yaşanırken diğer yarım kürede kış yaşanmaktadır. Kış aylarında Güneş'ten gelen ışık ışınları bulunduğumuz bölgeye dik olarak ulaşmaz. Bu arada Dünyamız, Güneş'e en uzak konumlarında bulunur. Atmosfer sıcaklığının düşük olması nedeniyle yerden yükselen su buharları çok soğuk hava tabakalarıyla karşılaştığında kristalize olmaya başlarlar. Milimetrenin 1/10 u kadar çaplara sahip bu kristal parçacıkları maddesel çekim kuvvetinin etkisiyle birleşir ve kar tanelerini oluştururlar.
Bulutlardan yeryüzüne inerken atmosfer yeterince soğuk ise kar taneleri yere ulaşabilirler. Genel olarak kar yağdığında havada bir yumuşama hissedilir. Aslında gerçek olan, yumuşak havaların kar yağışına sebep olmasıdır. Sert ve soğuk havalarda kar yağışı yerine kırağı ve don olayı gözlenir. Kar taneleri düşerken ortalama olarak saatte 1-2 km yol alırlar.
Her kar tanesinin oluşumunda kristallerin sayılamayacak kadar birleşme kombinasyonu vardır. Bu nedenle hiç bir kar tanesinin şekli bir diğerine benzemez. Bir diğer söylenti de kar tanelerinin havada birbirleri ile çarpışmadığıyla ilgilidir. Bu gerçeği şöyle açıklayabiliriz: Bir bölgeye düşen kar taneleri büyük bir ihtimalle aynı buluttan oluştukları için aynı cins elektrik yüküyle (+ veya -) yüklüdürler. Bilindiği gibi aynı cins yükler birbirlerini iterler. Bu nedenle kar taneleri havada çarpışmazlar